BİR KÖPEK BİZİ NASIL ANLAR
Köpekler insan değildir.İnsan gibi düşünemezler, beyinleri buna uygun değildir.Onların moral anlayışı yoktur.Yaptıkları şeyleri kötü oldukları için yapmazlar.Ama onların iyi bir hafızaları vardır ve çeşitli olayları birbirleri ile bağdaştırabilirler.Eğer bu olaylar aynı anda veya birbirlerini takip ederek oluyor iseler.Bu demektir ki onları övüp, cezalandırmamız iyi yada kötü yaptıkları şeyle aynı zamanda olmalıdır.Köpekleri bizim davranılarımız ve ruh durumumuzu anlama konusunda gerçekten çok ustadırlar.
Sürüde anlaşma şu şekilde sağlanır.
Vücut dili : hareketler, mimikler
Sesler : konuşma tonu
Göz kontağı : sürü liderinin sürüsündekilerle her zaman göz kontağı vardır.
kendini büyük göstermek : kabarmak
diş göstermek : silah göstermek
ses : hırlama, havlama,ağlama,
Sürü de devamlı liderleri ile göz kontağındadır.Mesela ava gitmek için kalktığı zaman sürüdekiler hareketlenir.Yavru köpeğiniz ile erkenden göz kontağı kurmaya dikkat edin.Sürüde birini cezalandırma çok nadir olarak görülür.Yanlış yapan bir yavrunun ensesi ısırlır veya ensesinden sallanarak yere yatırılır.Anlaşma vücut dili ve mimiklerle sağlanır.Devamlı blöf yapılır ve en iyi blöf yapan dominant olur.
Köpeklerin lisanını bizim de öğrenmemiz gerekir ki ne dediğimizi onlara anlatalım.Yaptığımız şeyler doğru zamanda yapılmalıdır ki ne istediğimiz anlaşılsın.
Mesela o halınızın püskülleri ile oynarken, kabarma durumuna geçip, tehditkar bir bakış ve sesle yapma diyoruz.Büyük bir ihtimalle yaptığı şeyi yapmağa devam edecektir.Çünkü henüz yaptığını doğru olmadığını öğrenmemiştir.Bu defa ilkinden daha kuvvetli bir "yapma" dememiz gerekir. Küstah bir yavru buna da tepki vermeyebilir ve kendi istediğini yapmağa devam eder.Artık onu ensesinden tutup sallayarak yere yatırıp "yapma" demenin zamanı gelmiştir.
Sizin gözünüzün önünde yapmadığı bir şey için,ona nekadar söverseniz sövün, neden olduğunu anlamayacaktır.Sizin öfkenizin o an yaptığı şeye olduğuna inanacaktır.Mesela siz geldiğiniz için sevinen bir köpeğe birkaç kere sövdüğünüz zaman, siz geldiğinizde sevinmemesi gerektiğini öğrenecektir.
EĞİLEREK CEZALANDIRMA
Köpeğinizi cezalandırırken üzerine eğilmek bizler tarafından yanlış olarak kullanılan bir vücut dilidir.Mesela kötü birşey yaptığında arkasından koşup yakalayınca üzerine eğilip dövmek gibi.Yolda rastladığınız insanlar da onu sevmek için aynı hareketi yapacaklar ve böylelikle çok çekingen bir köpeğiniz olacaktır.
SUÇLU HİSSETME
Köpek sahiplerinin sıkça söyledikleri bir cümle vardır."kendini suçlu hisediyor" veya "kabahatini biliyor".Köpek kendini suçlu hissetmez, kabahatini bilmez. Ama o bize baktığında bizim ne hissettiğimizi anlar.O nedenle kulaklarını eğip kuyruğunu kıstırarak zavallı bir şekilde durur.O bizim kızıgınlığımızın yapmakta olduğu şeyden olduğunu zanneder.Bunu çoğu kişi suçunu bildiği için öyle davranıyor olarak yorumlar.
SES TONUNUN ÖNEMİ
Köpeklerin geninde sizin ses tonunuzdaki farkları anlama özelliği vardır.Onun çeşitli durumlarda çıkardığı havlama sesleri de farklıdır.O nedenle ses tonunuzu köpeğinize göre ayarlamanız gerekir.Korkak bir köpekle konuşurken ki ses tonu ile küstah bir köpeğe karşı kullanılan ses tonu farklı olmalıdır.Köpeğiniz ne kadar inatçı ise ses tonunuz da o kadar yüksek olmalıdır.Ama en yüksek tonunuzu belli olaylara saklamanız lazımdır.Yoksa hem biz hemde köpeğimiz yumuşak seslere olan hassasiyetimizi kaybederiz.Verilen komutlarda o komutlardaki sesli harfleri vurgulayarak söylemek faydalı olur.
ISIRMA ÇEKİNGENLİĞİ
Yavru köpekler birbirleri ile oynarken kuvvetli ısırmamayı da öğrenirler.Dışardan bakıldığında bu bir oyun gibi görünür ama aslında çok ciddi bir olaydır. Sivri dişler rakiplerin canın acıtabilir.Bu durumda canı acıyan bağırır ve kendini müdafa eder.Onun dişleri de öbürünün canını acıtır.Böylelikle köpekler kendi aralarında oynarken dişlerini rakibi acıtmadan kullanmayı ve agrasifliklerini kontrol altına almayı öğrenirler.Öğrendiklerini insanlarla olan ilişkilerinde de kullanırlar.
Isırma çekingenliğini yavru köpeğinize siz de öğretebilirsiniz.Köpeğinizle oynarken sizi canınız yanacak gibi ısırırsa bir çıglık atın, ensesinden tutup sallayın ve yere yatırın ve hemen sonra da oynamağa devam edin.
(köpekleri anlamak ve terbiye etmek-yazar:Heidi Rogner,Frankfurt am Main 2003)
Kendi cinsleri ile ilişikide bulunmak bir sürü hayvanı olan köpekler için çok normaldir.Köpekler bu ilişkilerde sosyal davranış şekillerini öğrenir ve yaşarlar.
İki kendine güvenen köpek karşılaştığı zaman, ikisi de kendini karşısındakine kabul ettirmek ister.Gerili bacaklar, yüksek kuyruklar ve yüksek bir kafa ile birbirlerinin etrafında döner ve birbirlerinin arkasını koklamağa çalışırlar.Bu koklama ile karşısındakinin dişi veya erkek olduğunu anlarlar.Erkekler bundan sonra o noktayı işaretlemek isterler ve bacaklarını kaldırıp orayı ıslatırlar.Normal olarak böyle karşılaşmalarda kavga olmaz.Koklama bitince herkes kendi yoluna gider.Genç köpekler bazen oyun oynamak isterler.Korkak olanlar da küçülüp,kuyruklarını kıstırıp, koklamadan kaçmak isterler.
Sosyal olan ve kendine güvenen köpekler arasında kavga olmaz.Ama sadece köpeklerin sosyalliği değil buluşma noktası da önemli bir rol oynar.Köpeklerin birbirleri ile kavga etmemeleri için sizin yapabileceğiniz şeyler:
-köpekler mümkün olduğu kadar tasmasız buluşturulmalıdır.Gerili tasmalar agrasyon doğurabilir.
-İlk buluşmalar tarafsız bir alanda olmalıdır.Kendi bahçe veya evinde köpekler yabancılara daha agrasifdirler.
-Eğer köpeğiniz başka bir köpeğe koşuyorsa, geri dönün ve uzaklaşın.Sakın bağırmayın çünkü bu köpeğiniz tarafından savaş narası olarak anlaşılabilir.
-korkan köpekleri sakın teselli etmeyin onları kendi hallerine bırakın ki ne yapamaları gerektiğini öğrensinler.Korktuklarında onlarla ilgilenirseniz bunu mükafat olarak algılayıp, korkmaya devam ederler böylece korkuları artar.
-Beraber yaşayan köpekler rütbelerini kendi aralarında hallederler.Sizin de bunu kabullenip desteklemeniz gerekir yoksa devamlı karmaşa olur.
-şımarık yavru köpekler ve genç köpekler bazen yetişkinler tarafından hırpalanarak hadleri bildirilir.Sakın karışmayın.Köpeğiniz böylelikle davranma kurallarını öğrenir.Eğer sizden destek alırsa kendi cinsleri ile anlaşma sağlayamaz,karışarak onun agrasif olmasını sağlarsınız.
-İlk karşılaşmalarda köpeğizi ısıran köpeklerden uzak tutun.
Köpeğin cinselliği de sahipleri için problemli olabilir.Dişi köpekler senede bir veya 2 defa kızgınlaşabilirler.Bu süre içinde (ki bu 3 hafta kadar sürebilir) çifleşebilmek için mümkün olan her şeyi yaparlar.Bu durumlarda söz dinlemezler. Böyle bir dişinin kokusunu alan erkek köpek de kontrol edilemez olur.En sadık ve eğitimli bir köpek bile böylelikle, berduş ve serseri olabilir.
Bunun önüne geçmenin en uygun yolu kısırlaştırmadır.Erken yapılan bir kısırlaştırma ile köpeklerin cinsellikten oluşan hiddetleri önlenebilir.Eğer erkek köpeğinizi geç kısırlaştırırsanız onun erkeksi davranışları oturmuş olur.Bu durumda onu kavga ve berduşluğundan vaz geçirmek için eğitmeniz gerekir.Kısırlaştırmadan sonra davranış değişiklikleri 6 veya 9 uncu aydan itibaren başlar.
Erkek köpek sahipleri köpeklerinin davranışlarını değiştirmek için kısırlaştırmayı seçerler.Dişilerin kısırlaştırılmasında daha değişik faktörler rol oynar.Eğer köpeğinizi çifleştirmek ve devamlı tasmayla dolaştırmak istemiyorsanız kısırlaştırmayı düşünebilirsiniz.
Kızgın bir dişiyi gezdiriken istenmeden bir çifleşme olursa sakın ayırmaya kalkmayın.Bu köpeklerin yaralanmalarına neden olabilir.
Kısırlaştırmanın başka bir alternativi de veteriner tarafından köpeğinize bir horman iğnesi yapılmasıdır. Fakat bu metod devamlı bir çözüm değildir.
KENDİ CİNSLERİNE KARŞI AGRESİF OLMA
Eğer köpeğiniz kendi cinslerine karşı öfkeli ve döğüşken bir tutum sergiliyorsa onu bundan vaz geçirebilirsiniz. Bunu için öncelikle çok iyi sosyalize olmuş, kendine güvenen, geçimli ve kolayca kızmayan bir köpeğe ihtiyacınız var. İlk karşılaşma tarafsız bir yerde olmalı.Mesela bir parkta.İlk buluşma sırasında köpeğinizde eğitim kayışı olması gerekir.Ona yaklaşılması köpeğinizin öfkesini arttıracaktır. Bir şey olmaması için eğitim kayışını kullanabilirsiniz, ama gerili bir tasma öfkeyi arttıracaktır.Bundan sonra da yukarda yazılanlara göre davranın.
Eğer köpeğiniz erkekse kısırlaştırma problemi azaltabilir.Cinsiyet hormonu testosterondan dolayı erkek köpekler dişilerden daha kavgacı olur.Kısırlaştırmadan sonra testosteron hormonu salgılanmayacağı için, saldırma arzusu da azalabilir.Ama sadece kısırlaştırma yeterli değildir bunu yanı sıra başka eğitme metodlarına da başvurmalıdır.
Çoğu köpek sahipleri köpeklerini ( kendilerine göre tehlikeli olan durumlardan) uzak tutma hatasını yaparlar.Yavru köpek tehlikeli bölgeden acele uzaklaştırılıp, okşanarak teselli edilir.Bununla köpeğin böyle durumlara alışabilme olanağı elinden alınır.Köpeğin öğrendiği:"böyle durumlarda korkarsam, bunun mükafafatını alırım" olur.Yaşı ilerledikçe de tehlikeli durumlarda korkudan doğan bir tehdit reaksiyonu oluşur.Bu köpeklere olduğu gibi insanlara karşı da olabilir.Hırlayarak bu durumu belli eder ve köşeye sıkışırsa da ısırır. Böylece tehlikeyi uzaklaştıran köpekler bu davranışlarını daha sık olarak tekrar ederler.
Korkan köpeğinizi cezalandırmayın.Bunu yaparsanız korkusu artar.Böyle korkak köpeklerin düşmanı olarak gördüğü insanların bu durumda çok sakin olmaları gerekir.Isırılmamak için köpeği ignore edip, aradaki mesafeyi açması lazımdır.
KÖPEĞİNİZ SİZİ İYİ KONTROL EDİYOR MU
Bütün köpek sürülerinda olduğu gibi insan-köpek sürülerinde de bir şefin olması lazımdır.Tüm köpek sabipleri bu şefin kendileri olduğuna emindirler. İspat olarak da köpeklerinin nekadar uslu olduğunu ve diş gösterip hırlayan bir canavar olmadığını söylerler.Bu arada dikkate alamadıkları şey, iyi sosyalize olmuş köpeklerin, mümkün olduğunca az şiddete başvurarak durumlarını koruduklarıdır.Onların anlatmak istedikleri kendi cinsleri tarafından kolayca anlaşılır.Ne yazık ki birçok köpek sahibi, köpekleri gibi düşünmeye gerek görmediklerinden, köpeklerinin tuzağına düşerler.Aşşağıdaki örnekler köpeklerin davranışları ve insanların bunu nasıl yanlış yorumladıklarını gösterir:
-Köpeğiniz burnuyla sizi dürterek veya patisini kullanarak,sizin onu okşamanızı veya onla oynamanızı istiyor.Siz onun istediklerini yaparken bıkınca da çekip gidiyor.Siz ondan önce bırakırsanız devam etmenizi istiyor.
İnsan "köpeğim bana ilgisini gösteriyor" diye düşünüp sevinir.
Köpek "şef ilgilenme zamanı ve süresini kendi belirler" diye düşünür.
-Köpek yolunuzun üstünde yatıyor.Geçmek için ya etrafından dalanacak ya da üstünden atlayacaksınız.
İnsan "köpek orda rahatça yatmış,ben onu rahatsız etmeden geçebilirim" diye düşünür.
Köpek "kimse sefi yerinden kaldıramaz, sürüdekiler onun etrafından geçerler" diye düşünür.
-Köpeğinizle beraber gezmeye gitmek için evden çıkacaığınız zaman, o sizden önce kapıdan çıkıyor.
İnsan "geziye gidiyoruz diye çok sevindi, sabredemiyor" diye düşünür.
Köpek " şef her zaman önden gider " diye düşünür.
-Misafir geldi.Köpek çok heyecanlandı,havlayarak kapıya koştu, kapı açılınca da yerinde duramaz oldu.Misafirin üzerine sıçradı.Misafir oturunca da köpek okşanmak istiyor.
İnsan "köpeğim misafir geldi diye sevindi, onu böyle heyecanla selamlaması ondan"
Köpek "alanına giren herkes önce şef tarafından kontrol edilir.Şef ilgi isterse ona ilgi gösterilir"
-Tasmasız bir gezi esnasında köpek koşarak gözden kayboluyor.Çağırmalarınız boşa gidiyor.Bir müddet sonra (birkaç saniye de olabilir, dakika da ) tekrar geri geliyor.
Köpek "sef avlanmaya gidiyor,sürü peşinden gelir veya bağırarak onla kontağı kaybetmemeğe çalışır."
-Herzaman uslu olan köpeğiniz tasmalandığında canavar oluyor.Tasmasız olduğunda oynadığı köpeklere kızıyor, kavgacı oluyor.
İnsanlar bazen buna anlam veremez.
Köpek " şefin sürüyü koruması lazımdır.Ama tasma yüzünden düşmanı başka yere cekemez, o yüzden mutlaka kovması lazımdır.
-Ona verilen "otur" veya "yat" komutları, defalarca tekrarladıktan sonra yapıp daha sonra hemen kalkıyorsa.
İnsan "köpeğim benim istediğimi yapıyor diye düşünür"
Köpek " Ne yapılacağana şef karar verir.Komutu ignore etmek veya uymamak onun bileceği iştir"
Bu saydıklarımız başka örneklerle de devam edebilir.Yukarda sayılanlarda olduğu gibi köpek sahibine karşı hiçbir öfke göstermez.Göstermesi de gerekmez zira sahibi onun istediklerini yapıyordur.Bu köpeklerin en büyük özellikleri de itaat etmemeleridir. Böyle köpekler eğitim esnasında da son derece ilgisizdir.Bazılar duruma göre davranır. Köpek okulunda emirlere uyarlar ama dışarda öğrendiklerini unuturlar. Böyle sessizce dominanzı ele alan köpekler, ilerde çok daha agrasif olabilirler.Mesela şef pozisyonları tehlikede olduğu zaman onu korumak için daha kararlı davranabilirler.
(http://www.hunde.com/magazin/chef.html yazan:J. Hamprecht-Göppner,)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder