29 Ağustos 2008 Cuma

KÖPEK EĞİTİMİ

Köpek eğiten insanlara baktığınızda, onların 3 farklı ana kategoride kümelendiğini görürsünüz. Bu kategoriler değişken değerlendirme cetveli şeklinde incelenebilir.

Cetvelin en solunda bulunan birinci kategori eğitmenler, köpeklerine yalvaran, yiyecek veya oyuncak ödülü sunarak bir şeyler yaptırabilmek amacıyla rüşvetçilik yapan kimselerdir. Bundan yanlış bir çıkarımda bulunmayın, bende yiyecek ve oyun ağırlıklı ödülleri kullanıyorum, ama bunların yanı sıra bu kategorideki kişilerin hiç kullanmadığı, düzeltme ve dikkat çelme unsurlarını da eğitim programı içerisinde uyguluyorum.

Bu grupla ilgili problem çoğunlukla köpeklerin, istenen işe karşılık verilen ödülün değmeyeceği düşüncesiyle, sahiplerinin istediklerini yapmamasıdır. Bu köpekler sonunda saldırgan, dominant ve anti-sosyal bir hale gelirler. Bunlar, etkisiz eğitim metotları sonucunda edindikleri yanlış davranış biçimleri nedeniyle kontrol edilemez duruma geldiklerinden, sonunda hayvan barınaklarına terk edilen köpeklerdir.

Cetvelin diğer ucunda, yani sağ tarafında, ikinci kategorideki eğitmenler yer alırlar. Bunlar köpeği korkutma ve zorlama yöntemleriyle onlara istediklerini yaptırma metodunu benimsemişlerdir. Bunlar, köpeğe dikenli şok tasmasını takıp, onları istedikleri her şeyi yapmaya zorlarlar. Birçok profesyonel köpek eğitimcisi bu metodu benimsemiştir, çünkü onlar için zaman, para demektir ve yeterli kuvvet ile birlikte zorlama uygulandığında köpekler her hususta eğitilebilirler.

Bu tarz eğitmenlerle olan problem, köpeklerin sahiplerini hemen hemen hiç sevmemesi hatta onlardan korkuyor olmasıdır. Bunlar kendilerinden bir şey yapması istendiğinde, kuyruklarını bacak aralarına sıkıştırıp sinen köpeklerdir. Bu köpekler sahiplerinin yanındayken hiçte mutlu bir görünüme sahip değillerdir, çünkü kafalarına balyozun hangi anda ineceğini bilemezler.

Bu her iki kategorideki eğitimcilerin problemleri ise, eğitimin, sahibine saygı duymayan köpeklerde tutarsız sonuçlar üretmesidir. Eğer köpeğinizle iyi bir bağınız yoksa, yada köpeğiniz size sürü lideri olarak saygı duymuyorsa, eğitimde tutarlı sonuçlara hiçbir zaman ulaşamazsınız.

Üçüncü kategori eğitimciler, diğer ikisinin tam ortasında olan ve aynı zamanda benimde beraber olmayı sevdiğim eğitimci profiline sahip olanlardır. Bunlar tam ortada ve dengededirler, her zaman şartları gözlemleyerek, durumuna ve zamanına göre cetvelin sağına veya soluna doğru kaymaya hazırdırlar.

Bu üçüncü grup aynı zamanda eğitim programı süresince yiyecek, oyuncak ve övgü malzemelerini eğitim programlarında kullanırlar. Bunlar aynı zamanda programlarına dikkat çelici unsurları da katarak, (köpek yat komutunda iken birisinin önüne top atması gibi) böyle durumlarda itaat zorluğu çeken köpeklere, gerektiğinde düzeltme yapılacağını da öğretme yolunu benimserler.

SAYGI ve LİDERLİK ilişkisi nasıl kurulur?

Köpeklerimizle kurduğumuz bağlarda, saygı kazanırken beraberinde, liderlik rolünün sağlanmasının nasıl olacağı sorulduğunda, cevabı köpeğimizi, ona karşı her şartta iyi davranacağımıza dair ikna edebilmiş olmamızda yatmaktadır. Köpekler siyah ve beyaz boyutunda düşünürler, bizim konuştuğumuz lisanı anlamazlar, çoğu zaman sadece reaksiyon verirler.

Böylece köpeğe, ona sadece nasıl yapılacağını bildiği şeyleri soracağımızı anlatmamız ve öğretmemiz gerekir. Köpek isteneni doğru biçimde yaptığında, ona doğru yaptığını her zaman belirtmeliyiz. Buna marker ile eğitim diyoruz.

Üzerinde eğitim çalışması almadığı konularda, köpekte hiçbir zaman düzeltme çalışması yapmamalıyız. Bu siyah ve beyaz algısını destekler bir durumdur. Düzeltmeler, eğitim sırasında değil, eğitimi tamamlanmış komutların, köpek tarafından algılandığı ve anlaşıldığı halde yerine getirmediği durumlarda kullanılmalıdır.

Köpek bizim düzeltmeleri hangi şartlarda ve nasıl yapacağımız hususunda % 100 tutarlı olacağımız öğrenmelidir. Her zaman tutarlı olmak, sürü liderliği rolünün en temel öğelerinden birisidir. Mesela evdeki misafire gösterilen agresyonu görmezlikten gelip, dışarıda yürüyüş esnasında köpeğin göstereceği agresyona düzeltme uygulamak, tutarlılığımız hakkında köpeğin bizi sorgulamasına neden olur.

Düzeltmeler mutlak suretle olaydan 1-1.5 saniye sonra yapılmalıdır. Köpek evde halıya işedikten bir saat sonra yapılmaya çalışılan düzeltme hiçbir anlam ifade etmez. Böyle bir durumda köpek sahibinin (ben evde yokken yanlış bir şey yaptığını biliyor) açıklamasını duyduğumda bu muameleyi gören köpek için gerçekten üzülüyorum.

Eğitimin en önemli bölümlerinden birisi handlerin düzeltmeleri uyguladığı seviyeyi doğru ayarlayabilmesidir. Yanlış yapılan bir davranışa uygulanan düzeltme ile, köpeğin bir çocuğa göstereceği agresyonun düzeltmesi arasındaki seviye farkının doğru ayarlanabilmesi gerekmektedir.

"Köpekler sizi sevebilirler, ama saygı duymayabilirler"

Köpekle sahibi arasındaki ilişki söz konusu olduğunda, sevgi ve saygı birbirinden bağımsız iki duygudur. İnsanlarla yaptığım konuşmalarda bunu hep vurgulamaya çalışırım, köpeğinizi size saygı duyduğu için sevmezsiniz.

Köpeğim gösterdiği saygıyı azalttığı takdirde ona daha fazla baskı uygulamaya başlarım. Bu durum, istediğim saygı seviyesi köpek tarafından sağlanana kadar onu daha çok çalıştırmam ve ona ait serbest zamanlarını daha çok kendi kontrolüm altında tutmam demektir. Bu sürü liderinin, diğer sürü üyelerinin yaşamlarını kontrolü altında tutması gibidir.

Yeni eğitmenlerin hatırlaması gereken bir konuda, köpeklerin tekrar yaparak öğrendikleridir. Köpeğin yeni bir komutu öğrenmesi 30 tekrar gerektirir. Eğitimciler çoğunlukla yeterli tekrar yapmadıkları ve köpeğe komutu tam anlamıyla öğretmedikleri için hatalı duruma düşerler. Köpek sahibi eğitimin tamamlandığını varsayarak düzeltmeler yapmaya başladığında da sözünü etmiş olduğumuz, siyah ve beyaz kuralını zedelemiş olurlar. Çünkü köpek tam anlamıyla öğrenmediği bir komut için düzeltme görmeye başlamıştır.

Birçok eğitimci fazlasıyla pasiftir.

Bu durum ya eğitimcinin kişisel karakterinden yada ortaya koyduğu yetersiz eğitim tekniklerinden kaynaklanmaktadır. Bu örnekleri bazı eğitim gruplarında sıkça gözlemleyebiliyoruz. Eğitmenler sadece pozitif eğitime odaklanıyorlar ve dikkat çelici unsurlarla düzeltme uygulamalarını göz ardı ediyorlar. (Özellikle sadece clicker ve head halters kullanılan gruplarda).

Burada yine bir yanlış anlama olmasını istemiyorum. Clicker ile ilgili bir olumsuzluktan söz etmedim örneğimde, bende eğitimlerimde marker kullanıyorum ama clicker yerine kendi sesimle "OK" demeyi tercih ediyorum.

Benim uygulamalarımla, sözünü ettiğim yetersiz itaat eğitim çalışmaları arasındaki fark, köpek marker ile komutu öğrendikten sonra, benim eğitime dikkat çelici unsurları katıyor olmamdır. Düzeltme yapmaya başlama seviyesi de, dikkat çelici unsurların seviyesinin köpekte itaatsizlik yaratacak kadar yoğun hale geldiği anlardır. Bu köpek eğitiminde köpeğe karşı tutarlılığın sağlanabileceği tek yöntemdir.

Diğer taraftan müşteri köpeklerini eğitime alan profesyonel eğitimcileri görüyoruz. Bu eğitimcilerin büyük çoğunluğu eğitimde zorlama yöntemini kullanmaktadırlar. Daha önce "zaman paradır" düşüncesini belirtmiştim. Bu zorlama yöntemiyle, eğitimciler, köpeğin markerlarla öğrenme sürecinden geçirilmesinden çok daha çabuk bir şekilde boyun eğmesini sağlamaktadırlar.

William Kohler'in eski kitaplarını okuduğunuzda, köpeklerin 35-40 yıl önce sadece zorlama yöntemiyle eğitilmeye çalışıldığını görürsünüz. William Kohler en başta gruplandırdığım 2 nci kategori eğitimci profilinin üstadıdır. Son yıllarda ise, ibre cetvelin tamamen diğer tarafına kayarak, dikkat çelici unsurlarla, düzeltme uygulamalarının kullanılmadığı clicker eğitimi popüler hale gelmiştir.

Bu yanlış yöntemler sebebiyle de özellikle evde yaşayan köpeklerde dominasyon ve agresyon şikayetlerinde patlama yaşanmaktadır. Tekrar söylüyorum doğru nokta bu iki sistemin tam ortasıdır. İyi eğitimciyle büyük eğitimci arasındaki fark büyük eğitimcinin motivasyon ile düzeltme arasındaki dengeyi öğrenebiliyor olmasıdır.

Eğer sürü davranışını yada gütme davranışını incelerseniz, sürüdeki rütbe unsurunun pasif ve yavaş geliştiği halde, saygı kaybının çok daha hızlı ve etkin şekilde devreye girdiğini görürsünüz. Aynı durumun köpekle olan ilişkimizde gerçekleşmesini sağlamak gerekmektedir.

Saygı-İşbirliği-Çaba

İnsanlara bir köpeğin bana saygı duyması, işbirliği yapması ve istediklerimi yerine getirmek için çaba sarf etmesi gerektiğini söylerim. Ancak bunlar sağlanabildiği takdirde köpeği eğitebilirim. Köpekten beklenen bu davranış biçimi "iyi davranış" değil "beklenen davranış" tır. Bu köpek eğitimdeki önemli bir konsepttir.

Birçok köpek sahibinin kendine saygı duymayan ve kötü davranışlar geliştirmiş köpekleri vardır. Sahipler bu köpekleri eğitmeye başladıklarında sinen köpeğin, kendilerine saygı duyduğu yanılgısına kapılırlar. Halbuki saygı zamanla kazanılan ve doğru uygulanmış liderlik teknikleriyle sağlanan bir olgudur.

Başlangıç eğitimi sınıflarına gittiğinizde insanların köpeklerini neredeyse yalvararak eğittiğini görürsünüz. Bu tutumdaki üzücü durum, köpeğin eğitimde tutarlılık sağlanamaması ile birlikte, davranış problemlerini de tetiklediğinden, tehlikeli bir köpek yaratma sürecinin başlatılmış olmasıdır.

Köpek sahipleri, öğrenme, dikkat çelme, düzeltme ve bunları sürdürme safhalarının konseptini öğrendiklerinde, köpeklerini eğitebilmek için gerekli donanıma sahip olmakla beraber, sürü lideri olma yolunda da ilk adımı atmış olacaklardır.

Şunu her zaman hatırlayın "köpeklerin büyük çoğunluğu sürü lideri değil, üyesi olmayı tercih ederler". Köpek sahipleri, köpeklerinin hayatını kontrol etmeyi öğrendiklerinde, köpeklerinin onlardan istemiş oldukları “sürü liderliği” vasfını kazanmış olacaklardır.

Ed FAWLER- Leerburg Kennel

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder