25 Şubat 2008 Pazartesi

KÖPEK DOSTLARIMIZ "4 AYAKLI HASTABAKICILAR"

Köpeklerin, insan hayatındaki önemini ve nekadar duyarlı olabildikleri, konusunda pekçok kişi hemfikirdirler. Ancak bugün çok daha önemli ve farklı bir yönden, köpeklerin, özürlü hastalar için nasıl birer yararlı sürekli onlarla beraber iyi birer hastabakıcılık yaptıkları konusunu ele alacağız.
Gelişmiş ülkelerde daha yaygın şekilde, köpeklerden bu amaçlarda yararlanılmaktadır. Bizim Ülkemizde ise maalesefki bu amaçta köpeklerin özürlü vatandaşlarımız için yeterince kullanılmadığı bir gerçektir. Şöyle bir düşünecek olursak; hangi aile çok ilgili olmasına rağmen 24 saat boyunca hasta çocuğu yada yakını ile beraber olabilirki? ama bu can dostlarımız, 15 yıl hizmetimizde, bizimle beraber, belirli hareketlerle veya hissederek çeşitli görevleri yerine getirebilirler. Bizler burada
köpeklerden insana çok bağlı ve gelişmiş hisleri ile ruh halinden anlamaları sayesinde faydalanmaktayız. Birkaç bu durumda olan dostuma önerdiğimde, önce yadırgadılar acaba olurmu diye düşündüler, sonra bazıları konuyu önemseyip yardım istediğinde, yardımcı oldum. Doğru ırk seçimi ve eğitimi ile inanılmaz bir yarar sağladık. Bu konuyu, ihtiyacı olupta, bilgisi olmayan hasta yakınları için yazma ihtiyacı hissettim. Bu vesile ile herkese sağlık ve hastası olanlarada acil şifalar diliyorum. Can dostlarımıza da mutlu bir yaşam

22 Şubat 2008 Cuma

KÖPEKLERİN GEZDİRİLMESİ VE EKZERSİZLERİ

Öncelikle günün az bir dilimini, köpeğinize ayırmanız gerektiğini unutmayın.
Bütün köpekler, herne türden olursa olsunlar, niteliği değişmekle beraber, hareket etme ve ekzersiz yapma gereği duyarlar.
Sürekli olarak evde yaşayan süs köpeği diye adlandırdığımız küçük ırklar bile, bu gereksinimi yeterince sağlayamazsak, normal halini, hareketliliğini, neşesini ve bazende sağlığını yitirir. Bu köpeklerin zaman zaman dışarda, parklarda gezdirilmeleri gerekir. Onların sağı solu dolaşmaları, öteyi beriyi koklamaları, içgüdülerini canlı tutmaya, türlerine özgü; duyma ve işitme duyularını, doğal ortam içinde özgüvenlerini kazanmaya yarar.
İri ırk köpekler; bilhassa, özel amaçlarla eğitilip çalıştırılan, görev köpeklerinin bu gereksinimi çok daha fazladır.
Bunlar açık havada koşma, serbes kalma, eğitildikleri alanda ekzersiz yapma gereksinimi duyarlar.
Yarış köpekleri, av köpekleri, koruma ve bekçi köpekleri, çoban köpekleri; uzun süre
etkinlikten ve ekzersizden uzak bırakılmamalıdır. İçgüdüsel tepkilerini doyurmak, sağlıklı ve zinde kalmaları için serbest bırakılmalı ve uzun gezintilerle, ekzersiz yaptırılmalıdır.

20 Şubat 2008 Çarşamba

KÖPEK EĞİTİMİ

Köpek eğitiminin önemini ve değerini anlamak için gözümüzde eğitilmemiş ve iyi eğitilmiş iki köpeği mukayese etmek yeterlidir.
hiçbir komuttan anlamayan, paylaştığımız ortamı darmadağın eden, herşeyi kemiren, sofrada iken rahatsızlık veren, tuvalet alışkanlığını edinemeyen bir köpek, ne kadar sevimli ve değerli olursa olsun, dayanılır bir varlık olmaktan çıkar, hayat bize eziyet olmaya başlar. Buna karşın, kendisine verilen komutları uygulayan, yalnızca yemek tasına konulanı yiyen, eve ve eşyalara zarar vermeyen, gezerken sizi sürüklemeden yanınızda yürüyen köpek, övünç kaynağıdır ve de onunla yaşamak bir keyiftir.
Herkes köpeğinin eğitilmiş, güvenilir, yararlı bir varlık olmasını ister. Bunun kendiliğinden gerçekleşmemesi ise son derece doğaldır. Göstereceğiniz çaba, sabır, ilgi, ayıracağınız zaman karşılıksız kalmayacaktır.
Çoğunlukla insanlar için kullanılan "eğitimin erken yapılması" deyimi köpekler için de geçerlidir. Erken yaşlardan itibaren eğitime başlamakta yarar olacağından,--- hiçbir zaman geç değildir.sözü köpek eğitimi için geçerli değildir.
Yavru ve gençlik dönemini olumsuz alışkanlıklar kazanarak geçiren köpekler, ergin yaşta eğitilmesi güç varlık haline dönüşür.bunlara bazı beceriler kazandırılabilir, ancak; genç bir köpeğe harcanan zamandan daha fazlasını ayırmak, daha fazla sabır ve çaba göstermek gerekmektedir.

EĞİTİCİNİN NİTELİĞİ VE TUTUMU
Köpek eğitimi, bu konuya ilgi gösteren, köpeği seven, sabırlı anlayışlı ve gerekli eğitimden geçmiş, bilgi ve tecrübeye sahip, köpeği okuyabilen kişilerin işidir.Bu niteliklere sahip olmayan kişiler,köpek eğitemezler. Çünkü;
-Köpek eğitimi, ilgi gerektirir.
-Köpek eğitimi,hayvan sevgisi gerektirir.
-Köpek eğitimi, sabırlı ve tutarlı davranış gerektirir.
-Köpek eğitimi, sağlıklı bünye gerektirir.
-Köpek eğitimi ,köpek ve köpek eğitimi konularında bilgi, tecrübe ve sağlıklı bilgi sahibi olmayı gerektirir.
KÖPEK EĞİTİMİNİN TEMEL KURALLARI
-Köpeğe komut verirken bununla ondan ne istendiğini anlıyabileceği biçimde açıklanmalıdır. Verilen komutun ne anlama geldiğini işaretle göstererek, yaptırarak anlatmalıyız.
-Komutlar; kısa açık ve kesin olmalıdır. Daima aynı biçim ve tonda verilmelidir. Aksi takdirde köpeğin komutları anlayıp yerine getirmesi güçleşir. Köpek çelişki yaşar. Komutları karıştırabilir.
-Komutlar verilirken sesli emirler, yaptırıma uyan bir hareketle desteklenmelidir. Bundan amaç, köpeğin kulağına olduğu kadar, gözünede hitap ederek, komutu daha belirgin ve anlaşılır hale getirmektir.

- Öğrenmek tekrar sayısına bağlıdır. Bir yaptırım tekrarlarla mükemmel hale gelir.
- Eğitim süreleri, köpeğin çalışma performansına bağlı olarak 20 dakikayı geçmemelidir. Çünkü çabuk sıkılırlar. Aralıklı, azar azar uygulanma eğitimdeki verimi artırır.
- Ödül, köpek eğitiminde teşvik primidir. Başarılı bir hareketten sonra köpeğin hoşlandığı oyunları onunla oynamak, serbest bırakmak birer ödül yerine geçer. "Aferin, bravo" gibi övgü dolu sözlerle ödüllendirilmelidir. Kimi köpek sahipleri, ödül olarak köpeğin hoşlandığı bir yiyeceği verir. Ancak köpek buna alışırsa, ki biz buna "rüşvet" diyoruz, her hareketin sonunda böyle bir ödül bekler. Bu da köpek eğitiminde disiplinsizliğe neden olur.
- Her eğitim sonrası, köpeğin bir sonraki eğitimi beklemesini sağlayacak biçimde sonlandırılmalıdır.
- Ceza en son başvurulması gereken ve ölçülü kullanılması gereken bir araçtır. Yanlış davranışlarda köpeğin sözlü olarak uyarılması, "Hayır" sözcüğü kullanılırak o davranıştan memnun olunmadığının belirtilmesi gerekir. Sinirlenip bağırılması gereksizdir.
İstenilmeyen davranışların tekrarı halinde, eğitim tasmasının, biraz sertçe çekilmesi, gerçekten büyük önem taşıyan, yanlış ve hatalı davranışlarda uygulacak cezadır.
Nedeni herne olursa olsun, köpeğe şiddet uygulanmamalı, unutulmamalıdır ki; dövülen, hor görülen köpek; özgüvenini yitirceğinden, cesaretini kaybeder. Ve tüm uygulamalarda kat ettiğimiz yol, boşa gider. Buda eğitim olmaktan çıkar, köpeğimizi her yönden kaybetmemize sebep olur. İşte bu sebepledir ki; bunları yapanlar eğitici olamazlar. Bunları gözönünde bulundurarak, can dostlarımızla, mutlu bir yaşam diliyorum.

14 Şubat 2008 Perşembe

Anadolunun yıldızı KANGAL ÇOBAN KÖPEĞİ


Şunu samimiyetimle söyliyebilirimki; KANGAL ÇOBAN KÖPEĞİMİZ in kıymeti ve değeri gün geçtikçe daha iyi anlaşılmakta vede tüm Dünyada dahada popüler hale gelmektedir.

Önemli olan bu ırkın özelliklerine uygun şartlar ve yerlerde bakımlarının yapılması, yetiştirilmesi.

Burada KANGAL ırkı hakkında çok fazla birşey yazmaya gerek görmüyorum, araştırıldığında hakkında pekçok bilgi ve kaynak elde etmek mümkün.

Bu ırkımızın değeri maalesefki çok geç anlaşılmış olup, yinede layık olduğu yerde olduğuna inanmıyorum. Bu konuda tüm köpek meraklılarının ve Kangal severlerin birlikte Kangal ırkının tanıtımlarının yapıldığı yarışma, gösteri, festival gibi aktivitelere katılarak ilgi göstermeleridir.

Hatta herkese her yıl 10 12 Temmuz tarihlerinde Sivas KANGAL daki Uluslararası ilgi gören

Kangal FESTİVALİ ne katılmalarını tavsiye ederim.


KÖPEK YETİŞTİRİCİLİĞİNDE KULLANILAN MALZEMELER


Barınaklar : Kangal köpeğinin yetiştirilme amacına ve şekline göre barınağın yapısı ve yeri farklı olmalıdır. Barınaklar tek ve toplu yetiştiriciliğe göre farklıdır. Tek köpek için kulübe şeklinde barınak yapılmalıdır. Bu kulübeler ahşap, betonarme veya plastik olabilir.

Kulübelerin çatı kısmı meyilli olup, öne doğru çıkıntılı bir bölme olmalıdır. Çatı sac, atermit veya ondülin ile kapatılmalıdır. Ayarlanabilir bir kapının olması gerekir. Bu kulübeler içi düz, boyalı, çivi çıkıntısı ve kıymık çıkıntısının olmaması gerekir. Ayrıca hayvanın cüssesine göre rahat yatacak ve giriş çıkışta zorlanmayacak şekilde olması gereklidir. Bir köpek kulübesi 1 m uzunluğunda ve 90 cm yüksekliğinde yapılabilir. Köpek kulübenin içinde ayağa kalkabilmeli ve kendi çevresinde rahatça dönebilmelidir. Kulübenin içi ve dışı kötü hava koşullarının çürütücü etkisini ve parazit yuvalarının oluşmasını önlemek için boyanmalıdır.

Kulübe periyodik temizlikler için, söküp takılacak şekilde yapılırsa daha iyi olur. Ayrıca köpeğin yattığı zemin topraktan biraz yüksek olmalı, kulübenin içindeki yatak, paçavralarla yada odun talaşıyla doldurulmuş sağlam bir şilteden ibaret olmalı ve her hafta havalandırılmalıdır.

Toplu olarak barındırılacak köpekler için, hayvan mevcuduna göre değişiklikler yapılabilir. Bu barınakların genelde, hayvanın soğuk havalarda girebileceği bir bölümünün olması gerekir. Ayrıca doğum bölmeleri ve çiftleşme bölmelerinin olması gerekir. Bu bölmeler aynı çatı altında ve birbirine bitişik olarak ortada 2 m’lik bir koridor olmalıdır. Koridorun sağ ve solunda 3-5.5 m ‘lik kulübeler ve kulübe yüksekliği 2.5 m olmalıdır. Kulübelerin aydınlık olması gerekir. Kulübelerin önündeki dış gezinti yerlerinin 2.5 x 5 m lik genişlik ve uzunlukta olup, etrafı köpeğin atlamasını önlemek amacıyla 180-200 cm yükseklikte olması gerekmektedir.

Barınakların mümkün olduğunca sık sık yıkanması, yataklıkların 10-15 günde bir değiştirilmesi gerekir. Barınaklarda, akıntı, tahta aksamlarında çatlaklık, metal kısımlarda aşınma gibi kusurlar önlenmelidir. Toplanan dışkılar derin kuyulara gömülmeli yada kanalizasyon sistemiyle köpek barınaklarının uzağındaki fosseptik çukurunda toplanmalıdır. Barınaklar günlük olarak temizlenmelidir.

Yemek kabı : Krom-çelikten yapılmış, kalın cidarlı ve 3 lt kapasiteli olmalıdır. Bu sayede köpek yiyeceğini dışına dökmeden yiyebilir. Bu kap her yemekten sonra sabunlu su ile iyice yıkanıp, bol su ile durulanmalıdır.

Su kabı : Bu malzeme paslanmaz çelik veya galvanizli sacdan yapılmalıdır. Ancak; beton veya mermer olanlar da vardır. Su kabı en az 15 lt olmalıdır. Her an temiz tutulmalı ve taze suyla dolu bulundurulmalıdır. Kış mevsiminde ılık su verilmelidir.

Deri tasma : 75 cm uzunlukta, 3-4 cm eninde, 5 mm kalınlığında yumuşak köseleden yapılmış olmalıdır. Köpeğin boyun çapına göre ayarlanabilmelidir. Tasma boyuna iki parmak genişliğinde takılmalıdır. Yani ne kolayca çıkmalı nede boynunu sıkmalıdır. Bu tasma, köpeği yedekte gezdirmek, bir yere bağlamak veya saldırganlık eğitiminde sevk kayışı ile birlikte kullanılmalıdır.

Kangal ve köylerinde çengel ismini verdikleri, köpeğin başka bir köpek ile veya kurt ile boğuştuğunda daha az zarar görmesini sağlayacak, demirden yapılmış, dışa doğru sivri çıkıntılı tasmalarda kullanılmaktadır.

Sevk kayışı : Köpeği sevk için kullanılan bir gereçtir. Deriden ve ipten dokunmuş olanları da vardır. Bir ucunda tasmaya iliştirilmek amacıyla yerleştirilen bir mandal ve diğer tarafta elin bileğine geçecek bir şekilde halka bulunur. Normal uzunluğu 150 cm, eni 2 cm, kalınlığı en az 6-8 mm olmalıdır.

Bağlama zinciri : Köpeği kulübede veya arazide herhangi bir yere bağlamak amacıyla kullanılır. Bağlama zinciri mutlaka deri tasma ile kullanılmalıdır. En az 2 m uzunluğunda olmalıdır. Bu zincirin ucunda, deri tasmaya bağlanacak bir mandal ve orta kısmında birkaç adet fırdöndü bulunmalıdır.

Ağızlık : köpeğin etrafındaki canlılara zarar vermesini önlemek için kullanılan özel bir gereçtir. Köpeğin toplum içinde gezdirilmesi, araba içinde nakledilmesi, gerekli sağlık muayenesi ile aşı ve enjeksiyon uygulamalarında kullanılır. Ağızlığın yapıldığı kayış yumuşak deriden veya plastikten olmalıdır.

Tarak : Paslanmaz çelikten yapılmış ve dişler arasında bir mm açıklık bulunan gereçlerdir.

Fırça : Sert plastikten veya hafif metalden yapılmış, çeşitli sertlik dereceleri olan gereçlerdir.

Mandal : Deri veya bez sevk kayışları ile bağlama zincirlerini birbirine bağlamaya yarar. Mümkün olduğu kadar kuvvetli mandallar tercih edilmelidir.

13 Şubat 2008 Çarşamba

KÖPEK IRKLARINDAN GOLDEN RETRIEVER "GÖLGEMİN ANISINA"






Bana beni terketmeyeceğine söz vermişti aldığım gün.O beni terketmedi,onu ben yolladım.
Gölge bana boynunda kırmızı iğreti tasması,bir plastik su kabı ve iki incecik çubuğuyla geldi.bodrum dönüşü onu lale den aldım,kirliydi,bacaklarında yaralar vardı.sanırım 3 aylıktı.kemalettin tuğcu köpeği gibiydi.çiçek pasajından alınmış,4 sahip değiştirmiş,çocukların elinde kalmış,anneleri tarafından geri yollanmıştı geldiği yere.vicdan azabı köpeğiydi.golden retriever di cinsi ama sokak köpeğinden bile çirkindi.geldiği geceyi hiç unutmam,o gece bana söz verdi,beni terketmeyen tek canlı olacağına.hakikatende hiç ayrılmadı yanımdam.o yüzden gölgem oldu ismi.çok sakindi,özeldi,insan girmişti içine.sütü ve kuru ekmeği çok severdi.muhakkak dokunmak isterdi,gölgem hala dokunuyorum patilerine.nerde olursan ol.sahilde denize girerdi,küçükyalıda herkes dostuydu,karlarda sularda çok anımız var.geçen ayın sonunda kaybettim gölgeyi,kaybetmedim yolladım.kusmalarla başladı,endeskopi yapıldı fakültede,ülser dendi.hep daha kötü oldu,halsizleşti,yürüyemez oldu.benle çiftliğe geldi,serumunu taktık,benle eve döndü.gölgem gibi.fakülteye götürdüm yeniden,biliyordum.o artık sadece bana verdiği söz için yanımda kalıyordu.yürüyemez olmuştu,ışıl ışıl bakmıyordu.hüzünlüydü hep ama artık bir başkaydı.tek değişmeyen bana yaslanması,hiç ayrılmamasıydı.uçardı o,çok hareketli ve hızlıydı.ama gözümde fakülte koridorlarında sakin salınarak zoraki yürüyen hali kaldı.ameliyata aldık gölgeyi,midesi açıldı.traşını yaparken asistanlar ve veteriner hayran kaldı,o hep patisini uzatırdı.iğne yapsanızda,traş etsenizde,serum bağlasanızda...yeter ki dokunun.ameliyata girereken gözleri bende asılı kaldı.hala bana bakıyor yattığı sedyeden.boncuk boncuk kapkara ama çok hüzünlü.biliyordum.murat bey ameliyat arasında beni çağıdı,midenin delindiğini,iç organların hasar gördüğünü ve bir sürü tıbbi seyi söyledi.yaşarmış bir kaç gün daha ama asla iyileşmeyecekmiş.yapılacak bişey yokmuş.gölgemi narkozun etkisindeyken,bir aydır ilkkez huzurla uyuyorken uyandırmak istemedim.beni terketmedi gölgem .....onu ben yolladım.....ama hala dokunuyorum....ama hala gözlerini,kokusunu adını çağırıyorum....bu yazıyı yazdım çünkü hala dostlarımız köşesinde resmi duruyor.ve veteriner hekim NİHAT ERGÜL beye teşekkür etmek istiyorum.son onbes günde gece gündüz yanımızda olduğu,endişelerimi paylaştığı ve gölgeme azıcıkda olsa huzur verebildiği için.Gölgeme veda edemedim.edemeyeceğim.


GAMZE GÖKSOY



12 Şubat 2008 Salı

BEST DOG CLUB dan safkan kangal çoban köpek yavruları






Best Restaurant Cafe den görüntüler




BEST CAFE - RESTAURANT CLUB' müz bünyesinde aynı zamanda köpek sahiplerininde, hoşça vakit geçirebilecekleri, istendiğinde özel gruplara müzikli yemekler sunulan yer olarak, faaliyet göstermektedir.



BEST CAFE de hafta sonları ve hergün sabahları köy kahvaltıları sunulmaktadır.







BEST RESTAURANT özel menüleri ile müşterilerine hizmet vermektedir.




Huzurlu ve sıcak ambiansı ile BEST CAFE de ayrıcalığı yaşayabilirsiniz...



















































































BEST DOG CLUB Köpek Eğitim ve Bakım Merkezinden görüntüler





Best Dog Club de pansiyon köpekler günün büyük bölümünde gezinti sahasında gruplar halinde açık havada keyifle oyunlar oynayarak eğlenceli vakit geçirmaktedirler.

Eğitime gelen köpekler, çevremizdeki geniş alanlarda günlük programımızla eğitim çalışmaları yapmaktadır.
Köpekler; Holistic (doğal içerikli) profesyonel kuru mama ile sağlıklı ve dengeli
beslenmektedir.

Köpeklerin konakladıkları yerler; günlük, haftalık, aylık olarak dezenfekte edilmektedir.

BEST DOG CLUB az sayıdaki köpeklere Butik anlayışta Hizmet veren bir kuruluştur.
Bu nedenle Clube girecek köpek sahiplerinin, önceden rezervasyon yaptırmaları gerekmektedir. Eğitime ve pansiyona gelen köpeklerin AŞI KARNELERİNİN girişte getirilmesi ve ibrazı yasal zorunluluktur. BEST DOG CLUB Tarım Bakanlığı nın ruhsatı ile bu konularda titiz ve özenli çalışan bir kuruluştur.

Günlük Pansiyon ve Bakım Ücretimiz 25.00 YTL dir.
Uzun süreli konaklamalar için fiyat indirimlerimiz olmaktadır.

















7 Şubat 2008 Perşembe

KÖPEK ÇİFTLİKLERİNDE KÖPEK EĞİTİMİ VE BAKIMI

Köpek çiftlği dendiğinde, pek çok köpek sahibininm aklında; köpeğinin, güvenliğinden, iyi bakılacağından emin olabilecekleri mekanlar merak konusudur. Buralarda köpeklerine nasıl davranılacağı, iyi bakılıp bakılamayacağı konusunda haklı olarak tereddüt yaşamaktadırlar.

Çünkü bu varlıklar; onların önemli can dostlarıdır. Köpek sahiplerinin bu konuda dikkat etmeleri gereken husus, köpeklerinin barınacağı yerleri mutlaka görmeleri, bakım yapan personeli tanımaları, sorumlunun kim olduğunu iyi öğrenmeli ve bu çiflik hakkında gerekli referansları araştırarak köpeklerini bu yerlere bırakmaları gerekmektedir.

Köpek çiflikleri hakkında maalesefki bağzı olumsuz düşünceler mevcuttur. Burada köpek eğitim ve bakım yerlerinin ciddi olabilecek hatalarının yanında, köpek sahiplerininde köpek bakımı ve eğitiminin ciddi ve önemli bir iş olarak görmeyip, gerekli hassasiyeti göstermemesinden kaynaklanmaktadır.

Ben tecrübelerime dayanarak şunu net söyliyebilirim, genellikle bu yerlerde insanlar kötü niyetle hayvanlara zarar vermek istemezler, ancak yeterli bilgi ve bu hususta eğitimsiz personel çalıştırılan sorumsuz işletmelerde, birtakım hatalar yapılmaktadır.



Birde son zamanlarda bu işin sektör olmaya başlamasından sonra, pek çok köpek çifliğinin faaliyet göstermesi, bu işin denetiminin yok denecek kadar az olması, evinde köpek besleyip kendince ona eğitim verdiğini sanıp, sonra ben eğitimciyim diye yola çıkan bir çok kişinin olduğu, bu yerlerin yeterlilik ve koşulların standartlara uygunluğunun saptanamaması, hizmetteki aksaklıkların ve şikayetlerin çoğalmasına neden olmaktadır.

Ancak unutulmamalıdırki; yinede en iyi köpek eğitimi ve bakımının yapıldığı yerler, profesyonelce; bu konularda eğitim almış ve uzmanlaşmış, işini severek yapan, sorumluluk sahibi, deneyimli köpek çiflikleridir.

Gelişmiş tüm ülkelerde her türlü eğitim bakım hizmetleri, bu tür merkezlerin dışında verilememektedir. Son zamanlarda ülkemizde Tarım Bakanlığı köpek çifliklerini de Ruhsatlandırarak, yaptırım ve denetimleri ile daha sağlıklı hizmet verilmesi sağlanmaktadır.