30 Temmuz 2008 Çarşamba

BASINDAN KÖPEK HABERLERİ

Köpekler, Akciğer Kanserini Doğru Teşhis Ediyor

Köpeklerin koku alma duyusu çok güçlü. İyi bir eğitimden geçirilmiş köpek, çok iyi saklanmış uyuşturucuyu bile bulabiliyor. Bilim adamları şimdi köpeğin kanser hastalığının kokusunu bile algılayabildiğini keşfettiler. Hem de hastanın soluğunu koklayarak...
Bir düşünün kanser testi için laboratuvarda beklerken, bir hemşire koca bir köpekle çıkageliyor. O anda insanın aklına neler gelmez ki? Eğer cesaretiniz varsa ağzınızı köpeğin burnuna doğru açın bakalım. Fıkra gibi değil mi? Fakat köpekler gerçekten de insanın soluğunu koklayarak kanseri teşhis edebiliyorlar.

Sonuçta köpek burnu, bizim burnumuzdan yaklaşık olarak 20-40 misli koku hücresine sahip. Havada milyarda bir oranında bulunan kokuları bile algılayan köpek, bu yetisini özel bir koklama tekniğine borçludur: Dakikada 300 kez soluk aldığı için hava, koku hücrelerine doğru savrularak koku duyusunu güçlendirir. İşte bu sayede köpek, kokuları bizden on milyon misli daha iyi duyuyor.

Köpeklerin kanser hastalığını koklayarak teşhis edebilmeleri, kısa bir süre önce San Anselmo Pine Street Vakfı’ndan Michael McCulloch ve Polonya Bilimler Akademisi’nden Tadeusz Jezierski’nin araştırmalarıyla kanıtlandı.

Labrador-Retriever

Araştırmacılar deneylerini üç Labrador-Retriever ve iki Portekiz Su köpeği (Cao de Agua Portugues) ile gerçekleştirdiler. Köpekler araştırmanın ilk üç haftasında, kanser hastaları ve sağlıklı insanlardan alınan soluk örnekleriyle eğitilmiş. Çok değil sadece 15-20 gün sonra köpekler, "şüpheli" örnekleri davranışlarıyla göstermeyi öğrenmişlerdi bile.

Bilim adamları araştırmanın bir sonraki aşamasında meme veya akciğer kanseri olan 83 hastanın ve aynı sayıda sağlıklı insanın soluk örneklerini koklatmışlar köpeklere. Kanser hastalıkları bu araştırmadan kısa bir süre önce teşhis edilmiş ve hastalar henüz kemoterapi görmemişlerdi.

Integrative Cancer Therapies dergisindeki rapora göre köpekler, akciğer kanseri hastalarının soluk örneklerini sağlıklı insanların soluklarından kolayca ayırt edebiliyorlar. Köpekler vakaların %99’unu doğru teşhis etmişler. Ancak meme kanserinde o kadar başarılı değiller. Meme kanseri teşhisindeki doğruluk payı %88.

Hangi maddeler bilinmiyor

Köpeklerin, kanser hastalarının soluklarındaki hangi maddelere karşı reaksiyon gösterdikleri ne yazık ki bilinmiyor henüz. Eğer bu maddeler kesin olarak tespit edilebilseydi, kanser için kimyasal bir erken teşhis olanağı doğabilirdi diyor McCulloch ve Jezierski.

Yıllar önce köpeklerle değil de gaz kromatografisiyle yapılan kanser tanısı araştırmalarında bilim adamları akciğer ve meme kanseri için potansiyel "tanı maddeleri" keşfetmişlerdi. Bunlar alkanlar, metilleşmiş alkanlar, benzolün aromatları ve türevleriydi ve gerçekten de kanserli hastanın soluğunda daha yoğun olarak bulunuyordu.

Son araştırmadakine benzer sonuçlara İngiltere’deki Amersham Hospital hastanesinde çalışan bilim adamları da sbulaşmıştı bir iki yıl önce. Carolyn Willis’in köpekleri mesane kanserini koklayabiliyordu. Farklı ırklardan yedi köpek 54 örnekten 22’sini doğru teşhis etmişti.

Elektronik burun

The Lancet dergisinde 1989 yılında yayımlanan bir araştırmada ise sahibinin cilt kanserini koklayan bir köpekten söz edilmişti.

Köpeğin kanser veya diğer hastalıkların tanısında kullanılması yine de pek kolay değil. Uzmanlar her köpeğin koku alma yetisinin farklı olduğunu ve koku kalitesinin de garantili olmadığını söylüyorlar. Ayrıca köpeğin hastanede veya doktor muayenesinde tutulması da pek hijyenik bulunmuyor.

Köpeğin yerini alabilecek elektronik burun belki akılcı olabilir. Ama bunun için de önce köpeklerin neye karşı reaksiyon gösterdiklerinin bulunması gerekiyor. Kanserli ve sağlıklı hücreler arasındaki koku farkı hangi maddelerle ortaya çıkıyor?

Bilim adamları araştırmalar sayesinde beden salgıları üzerinde çalışmaları gerektiğini öğrendiklerini söylüyorlar. Çünkü bir tümör büyürken, indirgenen ürünlerin bedenden atılması gerekmekte. Bu ilke elektronik burnun geliştirilmesinde de yardımcı oluyor ve akciğer kanseri tanısının araştırıldığı bir çalışmada yararlanıldı da.

2005 yılında yayımlanan ve 76 kişiyle gerçekleştirilen bir araştırmada, yöntemin başarısıyla ilgili ilk kanıtlar elde edilmişti. Ancak aletin soluktaki hangi maddelere karşı reaksiyon göstererek sinyal verdiğini bilim adamları gizli tutuyorlar. Ve bu maddelerin köpekler tarafından algılananlar olup olmadığını da.

Hiç yorum yok: