25 Ağustos 2008 Pazartesi

KÖPEK " basından "

Şanslı olanlar hayvanla büyür

Tüm çocuklar, hayvan sevgisiyle doğarlar. Büyükler tarafından yanlış yönlendirilmezlerse ileriki yaşlarında da hayvanlardan korkmazlar, onlara zarar vermezler. Küçük çocukların hepsi de yavru kedi ve köpeklere, kuşlara, karıncalara, böceklere, kuzulara, balıklara bayılırlar. Hemen her çocuk bir kedi ya da köpeği olması için ana-babasına yalvarır.

Babalar her zaman ‘hayır’ demese de çoğunlukla anneler evde hayvan istemez. Çocuklar da yavru bir kedi ya da köpekle yaşamanın keyfini bilemeden büyüyüverir.

Evcil hayvanla yaşamanın çocukların gelişimine yararı saymakla bitmez. Evlerinde hayvan dostlarıyla yaşayan şanslı çocuklar, öncelikle sorumluluk almayı öğrenirler. Hayvan dostlarını koşulsuz severek, sevmeyi öğrenirler. Besledikleri hayvanlarıyla kurdukları ilişki sayesinde daha sakin, daha mutlu çocuklar haline gelirler. Kucağına yayılmış yatan bir kedinin yumuşacık tüylerini okşayan, hayvan dostunun mutluluk mırıltılarını duyan bir çocuğun, bundan hoşnut olmamasına olanak var mı?

Hayvan dostu olan çocuklar, okulda yaşadıklarını, öfkelerini, hayal kırıklıklarını, başkalarına söyleyemediklerini kedi ve köpeklerini anlatır, rahatlar.

Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılmış bir araştırmanın sonuçlarına göre, evcil hayvanlarla yaşamak, çocuklardaki bağışıklık sistemini de güçlendiriyormuş. Hayvanlarla dostluk, büyüklere de iyi gelir. Bir kedinin yumuşacık tüylerini okşamak, mutluluk mırıltılarını dinlemek, öfkeli herkesi sakinleştirir, huzur verir. Ancak, unutmamanız gereken en önemli nokta, evcil hayvanın oyuncak olmadığını çocuğunuza öğretmektir.

İstanbul Veteriner Odası, “Evcil Hayvan Sahibi Olmak” başlıklı broşüründe, evine evcil hayvan almak isteyenleri uyarıyor.

Dışarıdan bakıldığında evcil hayvan sahibi olmak çok kolay görünür. Bu kararı vermeden önce nasıl bir sorumluluk aldığınızın bilincinde olmalısınız. Her yıl birçok hayvanın bu sorumluluğu taşıyamamış kişilerce terk edildiğini unutmayın.

Bunları iyi düşünün

- Almayı düşündüğünüz evcil hayvan türü hakkında mümkün olduğunca çok bilgi edinin. Çünkü, bu seçiminize göre, yaşam tarzınızda bazı değişiklikler yapmak zorunda kalabilirsiniz. Onun size uyacağını düşünmeyin, çoğu zaman sizin ona uymanız gerekecektir. Seyahatlerinizi ona göre ayarlayacağınızı, evinizin dekorasyonunda değişiklikler olacağını unutmayın.

- Seçeceğiniz türe özgü süreyle (kedi ve köpek için ortalama 13-15 yıl arası) sizinle birlikte olacağını unutmayınız.

- Hevesiniz geçince, onu bir kenara atamazsınız. Onun kaliteli bir hayat sürmesinden ve sağlığından sorumlusunuz. Onun bir oyuncak olmadığını çocuklarınıza anlatmalı ve doğru davranış şekli konusunda çocuklarınızı eğitmelisiniz.

- Ailenizin tüm bireylerinin bu sorumluluğu paylaşmaya istekli ve ilgili olduklarından emin olmalısınız.

- İlk adım masrafları dışında beslenme, sağlık harcamaları için rutin giderler olacağını unutmayınız.

- Türe özgü bakım şartlarını (örneğin, bir köpeğin günlük gezdirilme ihtiyacı gibi) sağlayabileceğinizden emin olmalısınız.

(Figen Atalay/Cumhuriyet Gazetesi/17 Mart 2007)

Hiç yorum yok: